5 Haziran 2015 Cuma

Haiku yağmuru

2005 yılında hafta içi yağmurlu bir günde Ayasofya'yı gezerken çektiğim fotoğraf.


Öğle üzeri yemekte okumak üzere bir makalenin çıkışını alıp sokağa çıktım. Gün ortasında hava kararmıştı. Gri bulutların gökyüzünü şenlendirdiğini görünce bir haiku mırıldandım:

Hava karardı.
Yağmur yağacak sanki.
Rüzgârın sesi.

Sonra lokantaya gidip oturdum. Mercimek köftesi ve erişte salatası aldım. Kapıya yakın oturuyordum.

Yazarın Başo'ya Basho demesi bana hatalı gelmişti ama makalede şöyle hoş cümleler okudum: "Japon şiiri tohumlarında insan kalbini taşır ve sayılamayacak kadar sayıda sözcük dalları olarak gelişir."

M.S. 905 yıllarında Ki no Tsurayuki tarafından yazılan Kokinshu kitabının önsözünde yer alıyormuş bu tanım.

Okumayı bırakıp dışarıya baktım, rüzgârın sesi değişmişti ve ben "Japon şiiri tohumlarında insan kalbini taşır..." cümlesini tekrarlıyordum.

Tam o sırada yağmur başladı.





19 Mayıs 2015 Salı

Unutma saati


Evde sadece kitaplar ve ben varım. Bir şişe de şarap duruyor buzdolabında. Bitmesin diye yarım bardak içiyorum arada sırada. Papazkarası üzümü değil Merlot bu seferki. Artık Papazkarası yok, çok baktım bulamıyorum. Aslında içmesem de olur, şaraba çok bayılmıyorum, kahveyi daha çok seviyorum. Su içerek de kitap okuyarak da sarhoş olabiliyorum. Ama en iyisi kitap okumak. Yalnız olduğumu unutuyorum.

3 Ekim 2014 Cuma

Yazdıklarım, denizde


Bir şeyler söylemek istedim. 

Sonra birden başka bir dilde konuştuğumu anladım, sustum. 

Yazdıklarımı sildim. Yorgunum.